Ressamın tuvala dokunuşu gibiydi bakışların. Öyle içten, nazik ve kırılgan. Seni bana anlatışını dinlerken anladım bir “Ben” olduğunu anlatılacak. Duvarlarımın ardındaki yalnızlığımın esaretinden kurtuluşumu seyre durdum seni dinlerken. Kasırganın ardından kalan enkaz misali başladık birbirimizi toparlamaya. Peki kaybolan parçalarımızın yerini nasıl dolduracağız?
sedamla
Hiçbir raslantı tesadüf değildir..
Leave a Reply